Hiç bitmeyen bir filmin seti gibi...
02.02.2009 -
PINAR ÖĞÜNÇ(Arşivi)
Birkaç hafta önceydi, üç-beş gazeteye arka arkaya bakığınızda o saçlar kadrajlarından taşıyor, yan haberlere sarkıyor, bütün sayfayı dolduruyor, odanıza güneş doğuyor gibiydi. Ahu Tuğba, imalat olmasa bile tipten 80 model altın renkli bir mayo giymiş, parlayarak ayrıca gözleri kamaştırıyordu. Bir klipte mi oynayacakmış, yıllar sonra mayo mu giymiş, vah artık 50 miymiş... Bunlar tali meseleler olarak kalmıştı. Adları asla akılda birikmeyen ama verdikleri kurulu, sıvılı derslerle, yavuklu İbrahim Tatlıses’in gözüne girebilmek için Ahu Hanım’ın ojeli tırnaklarını kesişi gibi sahnelerle bilinçaltlarını kendilerine yurt edinmiş filmler birer birer gözümüzün önünden geçmeye başlamıştı bile.
FOTOĞRAFLAR : MUHSİN AKGÜN